2 Eylül 2009 Çarşamba

Paris Hilton Fotoğrafı Yayımlamak İçin Neden Aramak

Başlık için düşündüm biraz, ama Hürriyet, internet sitesine Paris Hilton fotoğrafları yerleştirmek için düşünmeye dahi gerek durmamış.

"Tecavüzcü modacıya 59 yıl hapis cezası" başlıklı haberde, Paris Hilton'un modacısının "cinsel tacizde bulunmak suçuyla 59 yıl hapis cezasına çarptırıldığı" yazılı... Haberin içeriği; 14 taciz ve tecavüzün varlığı dışında başka bir bilgi de sunmuyor. Ah unutmadan, modacının 14 yaşındaki kurbanlarından birinin "14 yaşındaydım. Alexander benim hayallerimi çaldı", dediği söyleniyor. Bu açıklama manipülasyon koksa da, araştırdım; yapılmış. Ancak haberde başka bir içerik yok. Hürriyet hem tecavüz-taciz karmaşası yaratıyor, hem de habere dair doyurucu bir bilgi vermiyor. Nitekim Vatan Gazetesi daha açıklayıcı bir haber sunmuş.

Ancak haberin içindeki bağlantı her şeyi açıklıyor. Tüm bunlar Paris Hilton fotoğraflarını yayımlamak içinmiş! Haberin kelime sayısı kadar Paris Hilton fotoğrafına boğuyor bizi hurriyet.com.tr. Bir haber sitesi, "nasıl haber verilmez?"in dersini veriyor bizlere, yine yeniden.

Tacizci değil, "tecavüzcü"nün sadece Los Angeles'da yargılandığı ve iki farklı eyalette daha yargılanacağı belirtilmiyor, ki ABD'deki hukuk sistemine dair algılarımız genişlesin. 2008 Kasım ayında zaten 67 yıla mahkum olduğu belirtilmiyor. Kısacası "haber" verilmiyor, ama sadece "tıklanılmak" isteniliyor. Algımız Paris Hilton'un göğüs boyutuna, saç renginin değişimine ve o yüz ifadesini her fotoğrafta nasıl yakaladığına dair sorularla genişliyor sadece. Bravo Hürriyet! Donald Trump'ın da modacının müşterisi olduğunu öğrenip, Trump'ın kızı Ivanka'nın da resimlerini yerleştirmeyi nasıl akıl edemediniz, hayretler içerisindeyim. Tabi bunun için magazin bilgisi dahi olsa biraz "bilgi"ye ihtiyaç var.

2 yorum:

  1. Sevgili yazar, bir zamanlar bir medyakronik vardı, medya eleştirisi yapan iyi bir site idi, kapandı gitti. Buradaki yazılar onu hatırlatıyor bana. Severek takip ediyorum efendim. Artık sadık bir izleyicinizim :)

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkürler. Türkiye gibi bir ülkede medya sektörü, eleştirenler, düşünenler ve yazanlar için maalesef tam bir malzeme cenneti. İnsan yine de medyadaki bu tür yapılanmaları eleştirirken, eleştirinin kolaylığı nedeniyle "ben de mi çekiliyorum bu boşluğa?" diye tedirgin olmuyor değil, bu yüzden biraz da uzak durmak gerekiyor zannımca. Tabi uzak duramayanlar içinse tek çare olabildiğince kendini soyutlamak galiba, ne dersiniz? =) Selamlar, sevgiler...

    YanıtlaSil